“Genç kuşağın özgün sanatçısı Berkan Baycan, Londra’dan sonra eserlerini İstanbul sanatseverlerine sunuyor. Sanatçının eserleri ile ilgili TurkishArtMarket.com’un yorumu”
Art4Critic
Tarihin derinliklerinden mesajlar aktarmaya çalıştığı şeklinde yorumlanan sanatçı Berkan Baycan, aslında, doğduğu topraklarda dinlediği masallardan etkilenip, Ağrı dağının yüksekliklerindeki yaylalardan gözüken kentin ışıklarıyla, kurduğu hayallerine götürüyor bizleri…
kadec59f-110×150-tc3bcyb-2017.jpg- nil-140×90-tc3bcyb-201
Doğubayazıt doğumlu Berkan, o coğrafyanın büyüleyici etkisini, büyük bir sabır ile işlediği tuvallerinde, kümelenmiş noktalar ve ışık etkisi yaratan renkleri ile gözler önüne sererken, kentlerin yüksekten izlenmesinin, kendisinde bırakmış olduğu duyguyu belki de bilinçaltının yarattığı etki ile bizlere sunuyor; çünkü, çocukluğunu yaşadığı coğrafyada, yeryüzünü yükseklerden izlemeye alışmıştır… Yaylalarda gece, sanki farklı bir boyutu yaşamaktır, yeryüzü yoktur gecede, gökyüzünün milyarlarca yıldızlarıdır geceyi yaşatan ve kentler de, gökyüzünün küçük yansımalarıdır sanki…
Berkan tarihi incelemeye başladığında, bölgede yaşananları, Mezopotamya’daki medeniyetler ışığında ele alıyor. Sanatçı kişiliği ile, bizlere, iç dünyasında yaratmış olduğu fırtınayı, tarihin getirmiş olduğu gerçekler ile bir mesaja dönüştürüyor. Sonuçta onun görmek istediği, sanatıyla yaratmaya çalıştığı büyüleyici armonidir… Tarihsel vurguyu ise, sanatının felsefesini açıkladığında anlıyoruz…
kish-90×140-tc3bcyb-2018
Barkan Baycan’ın resimlerine baktığımızda, koyu karanlığın içinden yıldızlar gibi parlayan kentlerin yaşam ışıklarını hissediyoruz. Sanatçının da bizlere vermek istediği duygu budur fakat bu duygu gerçekte sanatçının o coğrafyadan gelen yaşamışlığının bir içsel yansımasıdır; geceler yaylalardan bakınca, milyonlarca yıldızın gökyüzünde yarattığı bir uzay senfonisi gibidir. Gözlerinizi alamazsınız, o duyguyu dağların yüksekliklerinde dolaşmış olan her insan iyi bilir ve Ağrı dağında ise yıldız şovu, bir uzay filmi gibidir… Berkan’ın resimlerinde, gökyüzündeki yıldızlar ile yeryüzü kentlerinin sınırları çizilmiş gibidir ve sanatçı öyle hissettiği içindir ki, yıldızları hayal dünyasında şekillendirmiştir. Gece yüzeyde karanlıktır. Yükseğe ulaşıldıkça gecenin içindeki kent ışıkları, yaşamın devam ettiğine işarettir. Aynı şeyi yükseklerden gökyüzüne baktığımız zaman da hissederiz, milyonlarca, milyarlarca yıldızlardan oluşan kümeler, evrenin yaşamını bizlere hissettirir. Berkan Baycan resimlerindeki Mezopotamya felsefesini dile getirirken, bir gerçeği de bize hatırlatıyor; sanatçı yaşamış olduğu coğrafyadan kopamaz ve içsel güdüsü ile çocukluğunun geçmiş olduğu doğaya dönüş yapar…
tammuz-ve-inanna-2-120×180-tc3bcyb-2107 – mavi-115×95-tc3bcyb-2017
Resimlerindeki noktaların ustaca kullanılmış olması ortaya konulmuş olan özgün kompozisyonlar, Berkan Baycan’ın gelecekte görebileceğimiz çalışmalarıyla ilgili heyecanı da, doruğa çıkarıyor.
Küratörlüğünü Ş.Yakup Tarhan’ın üstlendiği “Şehrin Fısıltıları”, Kuruçeşme SANAT GEZGİNİ GALERİDE 30 Nisan’a kadar izlenebilir.
Leave a comment